I. Genel Olarak
Hâkimin veya Cumhuriyet savcısının ihtiyaç duyduğu nitelikte; hükme esas alınabilecek ve denetime elverişli olan bir bilirkişi incelemesi, bilirkişinin taşıdığı özellikler kadar, onun bu görevi ne şekilde gerçekleştirdiğine de bağlıdır. Bilirkişilik görevinin, görevlendirmeyi yapan mercii tarafından beklenen şekilde gerçekleştirilmesi için öncelikli koşul ise, bilirkişinin, temel ve etik ilkelere uygun davranmasıdır
- Bilirkişinin bir hâkim yardımcısı olması ve yargılama sürecindeki işlevi ilk etapta hâkimler ve savcılar için geçerli bazı etik kuralların (örneğin bağımsızlık ve tarafsızlık) bilirkişiler için de geçerli olması sonucunu doğurmaktadır.
- Öte yandan, bilirkişilik faaliyetinin niteliği, bilirkişilerin bu faaliyetten kaynaklı özel bazı etik ilkelere tâbi olmasını gerektirir. Ancak bilirkişiliğin bir meslek değil, mesleğe ve uzmanlığa bağlı bir uğraş alanı olduğunu da unutmamak gerekir.
- Bilirkişi mimar, mühendis, hekim, malî müşavir gibi herhangi bir meslek mensubudur. Her mesleğin etik kuralları vardır.
- Bir kişi, bilirkişi olarak görevlendirildiğinde, görevini sadece bilirkişilik etiğine değil, aynı zamanda mesleğinin gerektirdiği etik kurallara uygun şekilde yerine getirmelidir.Yerine getirilen bilirkişilik faaliyetinin niteliğine göre, örneğin, bir mimar veya mühendis mesleki davranış ilkelerine, aynı şekilde bir sigorta eksperi, sigorta eksperlerinin tâbi olduğu meslek kurallarına, yine bilirkişi olarak görevlendirilen bir gazeteci, basın meslek ilkelerine, nihayet bir hekimde hekimlik mesleğine ilişkin kurallara uygun hareket etmek zorundadır
II. Dürüstlük
Gerek BilK m.3/1’de ve gerek BilY m.5/1’de bilirkişinin dürüstlük kuralına uygun olarak görevini yerine getireceği temel ilke olarak düzenlendikten sonra, BilY m.9 hükmünde etik ilkeler düzenlenirken dürüstlük kuralına vurgu yapılmıştır.
III. Bağımsızlık
Bilirkişi olarak atanacak kişinin bağımsız olması gerekir. Bağımsızlıktan maksat, bilirkişiye görüşünü beyan ederken herhangi bir idari makamın ve özellikle yürütmenin ya da mahkemenin30 emir ve talimat verememesi, tavsiye veya telkinde bulunamamasıdır